Summary: | Ortaçağ İslam dünyasında avlanma ve savaş gündelik hayatın adeta bir parçası olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu araştırmada birbiriyle ilintisiz gibi görünen her iki sanatın tesadüfe dayanmayacak kadar bir birini tamamlayıcı yönü kanıtları ile ortaya konmaya çalışılmıştır. Av, savaş alanına giden yolda askerin prova saha-sıdır. Tarihe mal olmuş birçok önemli savaşta sayısal dengeleri alt üst eden önemli faktör, takip edilen savaş stratejileridir. Bu savaş stratejileri ise, av sahasında ve sosyal yaşamlarının diğer alanlarında kazandıkları becerilerin sergilenmesi ile uygu-lama alanı bulmuştur. Savaşta da kullanıldığı kanıtlanan av stratejileri ve silahları ava düşkünlüğü ile bilinen Müslüman Arapların ilk dönem fetih hareketlerinde, siyasi ve dini saiklerden daha öte zafere ulaşmalarında kendilerine katkı sağlamıştır. Dolayısıyla zaferlere ne hamasi söylem, ne de henüz elde edilmemiş ganimet arzu-suyla değil, savaşı hayatının bir parçası kabul edenlerin av gibi doğal tatbikat alan-larında kazandıkları yiğitlik, atılganlık, çeviklik ve silahşorluk sayesinde ulaşmışlardır.
|