Summary: | Soğuk savaşın bitimini takiben SSCB’nin dağılması
sonucunda Orta Asya ve Güney Kafkasya’da birçok yeni devlet bağımsızlığını
kazandığı gibi çok kutuplu küresel sistemde sona ermiş, ABD’nin küresel güç
olduğu yeni bir düzen başlamıştır. Ancak bu durum birçok bölgede
istikrarsızlığa sebep olmuş, ilk olarak başını Rusya Federasyonu’nun çektiği
Bağımsız Devletler Topluluğu kurulmuş daha sonra ise Çin’in de büyüyen bir dev
olarak ortaya çıkmasıyla ABD’nin tek kutuplu düzenine karşı olarak Şanghay
İşbirliği Örgütü kurulmuştur. Türkiye dış politikasında örgütü, yıllardır
üyeliği için ayak diretilen AB’ye alternatif olarak görmekte olup ilk olarak
2007 yılında üyelik başvurusu yapmıştır. Ancak Türkiye’nin üyelik sürecinin olumlu
ve olumsuz yönleriyle çok boyutlu olarak analiz edilmesi gerektiği gibi
üyeliğinin; Türkiye’nin Rusya ve Çin ile karşılıklı güven ve faydaya dayalı
uzun vadeli bir ilişkiyi de inşa etmesiyle mümkün olduğu görülmektedir.
|