Kur’an-ı Kerim’de Ezdâd

Zıdd/ضد kelimesi, sözlükte bir şeyin tersi, hilafı, karşıtı, ayrıca bir şeyin eşi benzeri ve dengi manalarına gelmektedir. Ezdâdtan maksat, bir lafzın birbirine zıt iki manada kullanılması olup, birbirinden farklı iki lafzın zıt manalara gelmesi değildir. Çokanlamlılığın bir türü olarak kabul edebi...

Full description

Bibliographic Details
Main Author: Sabri Türkmen
Format: Article
Language:English
Published: Yediveren Kitap 2010-09-01
Series:Marife Dini Araştırmalar Dergisi
Subjects:
Online Access:https://www.marife.org/marife/article/view/541
Description
Summary:Zıdd/ضد kelimesi, sözlükte bir şeyin tersi, hilafı, karşıtı, ayrıca bir şeyin eşi benzeri ve dengi manalarına gelmektedir. Ezdâdtan maksat, bir lafzın birbirine zıt iki manada kullanılması olup, birbirinden farklı iki lafzın zıt manalara gelmesi değildir. Çokanlamlılığın bir türü olarak kabul edebileceğimiz ezdâdın dildeki varlığı ile ilgili farklı görüşler bulunmaktadır. Ancak dilbilimcilerin büyük bir bölümü ile usulcülerin geneli, ezdâdın varlığını kabul etmiş, onu dilin bir gerçeği olarak görmüşlerdir. Daha sonraları ezdâd konusu müstakil olarak ele alınmıştır. Bir lafzın iki zıt manaya gelmesi sadece Arapçaya mahsus olmayıp pek çok dilde mevcuttur. Ezdâdın diğer dillerde olduğu gibi Arapçada da var olduğu görüşünü kabul etmek, Kur’an’da da bu olguyu kabul etmeyi gerektirir; zira birçok ayette ifade edildiği gibi Kur’an Arapça olarak nazil olmuştur. Dolayısıyla Arapçanın özelliklerini yansıtıyor olması gerekir.
ISSN:2630-5550