Kur’an’da ‘İns’ ve ‘Cin’ Kelimelerinin Birbirlerine Atfında Öncelik-Sonralık Üzerine Bir İnceleme

İnsanlar ve cinler, bazı açılardan birbirlerinden üstün kılınmış olan varlıklardır. Yirmi üç yıllık bir süre içinde vahyedilen Kur’an’ın, sıkça bahsedilen iki kelimenin tertibini rastgele kullanması düşünülemez. Bu nedenle bu konu üzerinde çalışmak çok önemlidir. Bu çalışmada, bu kelimelerin bağlama...

Full description

Bibliographic Details
Main Author: Muhammed Ersöz
Format: Article
Language:English
Published: Yediveren Kitap 2020-12-01
Series:Marife Dini Araştırmalar Dergisi
Subjects:
Online Access:https://www.marife.org/marife/article/view/888
_version_ 1797698909306355712
author Muhammed Ersöz
author_facet Muhammed Ersöz
author_sort Muhammed Ersöz
collection DOAJ
description İnsanlar ve cinler, bazı açılardan birbirlerinden üstün kılınmış olan varlıklardır. Yirmi üç yıllık bir süre içinde vahyedilen Kur’an’ın, sıkça bahsedilen iki kelimenin tertibini rastgele kullanması düşünülemez. Bu nedenle bu konu üzerinde çalışmak çok önemlidir. Bu çalışmada, bu kelimelerin bağlama göre takdim-tehirlerinin müfessirler tarafından nasıl değerlendirildiği ortaya konulmaya çalışılacaktır. Buradaki amacımız, Kur’an’ın iç bütünlüğünü göz önünde bulundurarak bu konuyu ele almak ve müfessirlerin ulaştıkları sonuçları değerlendirmektir. İnsanlar ve cinler, Allah’ın ilahi emirlerine uymak ya da uymamak konusunda özgür olarak yaratılmış varlıklardır. Ortak özellikleri, akıl sahibi olmaları ve iyiyle kötüyü ayırt etme gücüdür. Yaratıldıkları özler, hareket tarzları, güçleri ve yetenekleri açısından farklı olmakla birlikte, ilahi hitaba muhatap olma, günah ve iyilik yapma potansiyeline sahip olma ve cezayı hak etme bakımından ortak özelliklere sahiplerdir. Kur’an’da “cin” ve “ins” kelimelerinin bir arada geçtiği yerlerde, daha çok “cin” kelimesi ilk olarak geçmektedir. Birbirlerine “vâv” harfi ile atfedilen kelimelerin tertibinin farklı olması cümleye fazladan bir anlam katmamaktadır. Bunun nedeni, “vâv” harfinin tertip ifade etmemesidir. Müfessirlerin görüşleri farklı düşünce sistemlerine dayanıyorsa ifadeler aynı olmasına rağmen bazen birbiriyle zıt görüşler ileri sürülmektedir. Müfessirler bu iki kelimenin beraber geçtiği yerlerde takdim tehirleri konusunda yorum yapma zorunluluğu hissetmedikleri için bazen ortaya koydukları genellemelerin uzlaştırılmasının oldukça zor olduğunu da belirtmek gerekmektedir. Eğer ayetin bağlamı Allah’ın, kullarını imtihana tabi tutması ise önce “cin” kelimesi gelir. Bu bağlamda “cin” kelimesinin önce geçmesi cinlerin insanlardan önce yaratıldığı, insanlardan daha güçlü oldukları, günah işlemeye daha yatkın oldukları ve sayılarının daha fazla olduğu şeklinde yorumlanmıştır. Belagat yeteneği daha fazla olan insanlar Kur’an’ın bir benzerini getirme konusunda önce zikredilirken yeryüzünde ve gökyüzünde hareket kabiliyeti yüksek olan cinlerin kâinatın dışına çıkma bağlamında meydan okuyan âyette önce zikredildiği görülmektedir. Kur’an’ın bu retoriğinin sosyo-kültürel durumlarla yakından ilişkili olduğu görülmektedir. Cinlerin cezayı hak eden günahkâr kullar olduğu gerçeği, ilk muhatapların olağanüstü güçleri cinlere atfetmelerine ve kendilerini olası zararlardan korumak için cinlere kulluk etmelerine bir cevap olarak, bu gibi bağlamlarda “cin” kelimesi “insan” kelimesinden önce getirilmek suretiyle bu gerçek vurgulanmaktadır. İlgili âyetlerin -Rahmân ve Nâs sureleri dışında- tamamına yakınının Mekkî oluşu bu üslubun özellikle cinler ile ilgili yanlış inanca sahip birincil muhataplar olan Mekkeli müşriklere yönelik olduğu kanaatini uyandırmaktadır. Ayrıca bu iki kelime bazen bir isim gibi kullanılmaktadır. Hatta sadece birisi için geçerli bir durum söz konusu olduğunda ifadeyi güçlendirmek için beraber kullanıldığı da olmuştur. Bunu da insanların ve cinlerin birbirleri ile olan ortak özellikleri ve sık sık yolları kesişen iki farklı varlık alanına ait varlıklar olmalarına bağlamak mümkün gözükmektedir. Cinlerden bahseden ayetlerin çoğunlukla İslam’ı takip etmeyen Arapların, cinlerin vahiy üzerindeki etkisi ve gücü hakkındaki yanlış algılarını ortadan kaldırmak için yer aldığı görülmektedir. Çünkü o dönemde cinlere tapan, gaybı bildiklerine inanan ve Kur’an’ı Hz. Peygamber’e getirenlerin cinler olduğuna inanan kimseler vardı. Bu açıdan Kur’an, muhataplarına cinlerin gaybe ulaşamayacakları, vahiy getiremeyeceklerini ve onların da insanlar gibi kul oldukları mesajını iletmektedir. Ayrıca Kur’an’a kulak veren cinlerin Kur’an’a inanma konusunda tereddüt göstermedikleri ortaya konularak abartılı güç isnat ettikleri cinlerin bile inandığı Kur’an’a ilk muhatapların da inanmaları gerektiği söylenmektedir. Dolayısıyla Kur’an cinlerden söz ederken müşriklerin cinlerle ilgili gerçek dışı telakkilerini düzeltme amacı gözeterek cinlerden bahsettiği sonucuna ulaşmak mümkündür.
first_indexed 2024-03-12T04:00:55Z
format Article
id doaj.art-a6bf54b48164464fa403c5df6e797947
institution Directory Open Access Journal
issn 2630-5550
language English
last_indexed 2024-03-12T04:00:55Z
publishDate 2020-12-01
publisher Yediveren Kitap
record_format Article
series Marife Dini Araştırmalar Dergisi
spelling doaj.art-a6bf54b48164464fa403c5df6e7979472023-09-03T11:37:22ZengYediveren KitapMarife Dini Araştırmalar Dergisi2630-55502020-12-0120210.33420/marife.7754534Kur’an’da ‘İns’ ve ‘Cin’ Kelimelerinin Birbirlerine Atfında Öncelik-Sonralık Üzerine Bir İncelemeMuhammed Ersöz0Selçuk Üniversitesi İslami İlimler Fakültesiİnsanlar ve cinler, bazı açılardan birbirlerinden üstün kılınmış olan varlıklardır. Yirmi üç yıllık bir süre içinde vahyedilen Kur’an’ın, sıkça bahsedilen iki kelimenin tertibini rastgele kullanması düşünülemez. Bu nedenle bu konu üzerinde çalışmak çok önemlidir. Bu çalışmada, bu kelimelerin bağlama göre takdim-tehirlerinin müfessirler tarafından nasıl değerlendirildiği ortaya konulmaya çalışılacaktır. Buradaki amacımız, Kur’an’ın iç bütünlüğünü göz önünde bulundurarak bu konuyu ele almak ve müfessirlerin ulaştıkları sonuçları değerlendirmektir. İnsanlar ve cinler, Allah’ın ilahi emirlerine uymak ya da uymamak konusunda özgür olarak yaratılmış varlıklardır. Ortak özellikleri, akıl sahibi olmaları ve iyiyle kötüyü ayırt etme gücüdür. Yaratıldıkları özler, hareket tarzları, güçleri ve yetenekleri açısından farklı olmakla birlikte, ilahi hitaba muhatap olma, günah ve iyilik yapma potansiyeline sahip olma ve cezayı hak etme bakımından ortak özelliklere sahiplerdir. Kur’an’da “cin” ve “ins” kelimelerinin bir arada geçtiği yerlerde, daha çok “cin” kelimesi ilk olarak geçmektedir. Birbirlerine “vâv” harfi ile atfedilen kelimelerin tertibinin farklı olması cümleye fazladan bir anlam katmamaktadır. Bunun nedeni, “vâv” harfinin tertip ifade etmemesidir. Müfessirlerin görüşleri farklı düşünce sistemlerine dayanıyorsa ifadeler aynı olmasına rağmen bazen birbiriyle zıt görüşler ileri sürülmektedir. Müfessirler bu iki kelimenin beraber geçtiği yerlerde takdim tehirleri konusunda yorum yapma zorunluluğu hissetmedikleri için bazen ortaya koydukları genellemelerin uzlaştırılmasının oldukça zor olduğunu da belirtmek gerekmektedir. Eğer ayetin bağlamı Allah’ın, kullarını imtihana tabi tutması ise önce “cin” kelimesi gelir. Bu bağlamda “cin” kelimesinin önce geçmesi cinlerin insanlardan önce yaratıldığı, insanlardan daha güçlü oldukları, günah işlemeye daha yatkın oldukları ve sayılarının daha fazla olduğu şeklinde yorumlanmıştır. Belagat yeteneği daha fazla olan insanlar Kur’an’ın bir benzerini getirme konusunda önce zikredilirken yeryüzünde ve gökyüzünde hareket kabiliyeti yüksek olan cinlerin kâinatın dışına çıkma bağlamında meydan okuyan âyette önce zikredildiği görülmektedir. Kur’an’ın bu retoriğinin sosyo-kültürel durumlarla yakından ilişkili olduğu görülmektedir. Cinlerin cezayı hak eden günahkâr kullar olduğu gerçeği, ilk muhatapların olağanüstü güçleri cinlere atfetmelerine ve kendilerini olası zararlardan korumak için cinlere kulluk etmelerine bir cevap olarak, bu gibi bağlamlarda “cin” kelimesi “insan” kelimesinden önce getirilmek suretiyle bu gerçek vurgulanmaktadır. İlgili âyetlerin -Rahmân ve Nâs sureleri dışında- tamamına yakınının Mekkî oluşu bu üslubun özellikle cinler ile ilgili yanlış inanca sahip birincil muhataplar olan Mekkeli müşriklere yönelik olduğu kanaatini uyandırmaktadır. Ayrıca bu iki kelime bazen bir isim gibi kullanılmaktadır. Hatta sadece birisi için geçerli bir durum söz konusu olduğunda ifadeyi güçlendirmek için beraber kullanıldığı da olmuştur. Bunu da insanların ve cinlerin birbirleri ile olan ortak özellikleri ve sık sık yolları kesişen iki farklı varlık alanına ait varlıklar olmalarına bağlamak mümkün gözükmektedir. Cinlerden bahseden ayetlerin çoğunlukla İslam’ı takip etmeyen Arapların, cinlerin vahiy üzerindeki etkisi ve gücü hakkındaki yanlış algılarını ortadan kaldırmak için yer aldığı görülmektedir. Çünkü o dönemde cinlere tapan, gaybı bildiklerine inanan ve Kur’an’ı Hz. Peygamber’e getirenlerin cinler olduğuna inanan kimseler vardı. Bu açıdan Kur’an, muhataplarına cinlerin gaybe ulaşamayacakları, vahiy getiremeyeceklerini ve onların da insanlar gibi kul oldukları mesajını iletmektedir. Ayrıca Kur’an’a kulak veren cinlerin Kur’an’a inanma konusunda tereddüt göstermedikleri ortaya konularak abartılı güç isnat ettikleri cinlerin bile inandığı Kur’an’a ilk muhatapların da inanmaları gerektiği söylenmektedir. Dolayısıyla Kur’an cinlerden söz ederken müşriklerin cinlerle ilgili gerçek dışı telakkilerini düzeltme amacı gözeterek cinlerden bahsettiği sonucuna ulaşmak mümkündür.https://www.marife.org/marife/article/view/888TefsirKur’an Üslububelagatinsancin
spellingShingle Muhammed Ersöz
Kur’an’da ‘İns’ ve ‘Cin’ Kelimelerinin Birbirlerine Atfında Öncelik-Sonralık Üzerine Bir İnceleme
Marife Dini Araştırmalar Dergisi
Tefsir
Kur’an Üslubu
belagat
insan
cin
title Kur’an’da ‘İns’ ve ‘Cin’ Kelimelerinin Birbirlerine Atfında Öncelik-Sonralık Üzerine Bir İnceleme
title_full Kur’an’da ‘İns’ ve ‘Cin’ Kelimelerinin Birbirlerine Atfında Öncelik-Sonralık Üzerine Bir İnceleme
title_fullStr Kur’an’da ‘İns’ ve ‘Cin’ Kelimelerinin Birbirlerine Atfında Öncelik-Sonralık Üzerine Bir İnceleme
title_full_unstemmed Kur’an’da ‘İns’ ve ‘Cin’ Kelimelerinin Birbirlerine Atfında Öncelik-Sonralık Üzerine Bir İnceleme
title_short Kur’an’da ‘İns’ ve ‘Cin’ Kelimelerinin Birbirlerine Atfında Öncelik-Sonralık Üzerine Bir İnceleme
title_sort kur an da ins ve cin kelimelerinin birbirlerine atfinda oncelik sonralik uzerine bir inceleme
topic Tefsir
Kur’an Üslubu
belagat
insan
cin
url https://www.marife.org/marife/article/view/888
work_keys_str_mv AT muhammedersoz kurandainsvecinkelimelerininbirbirlerineatfındaonceliksonralıkuzerinebirinceleme