Kronik Subakromiyal Ağrı Sendromunda Ağrı Şiddeti, Kinezyofobi ve Yaşam Kalitesi Arasındaki Ilişki

Amaç: Omuz ağrısı sıkça karşılaşılan biyopsikososyal bir problemdir. Fiziksel problemlerin yanı sıra, omuz ağrısına katkıda bulunan psikolojik sorunların anlaşılması, tedavi süreci açısından önemlidir. Bu nedenle çalışmanın amacı kronik subakromiyal ağrı sendromunda demografik özellikler, ağrı şidde...

Full description

Bibliographic Details
Main Author: Sevtap Günay Uçurum
Format: Article
Language:English
Published: Ankara Yildirim Beyazit University 2019-06-01
Series:Ankara Medical Journal
Subjects:
Online Access:https://dergipark.org.tr/tr/pub/amj/issue/45473/581993?publisher=ybu
Description
Summary:Amaç: Omuz ağrısı sıkça karşılaşılan biyopsikososyal bir problemdir. Fiziksel problemlerin yanı sıra, omuz ağrısına katkıda bulunan psikolojik sorunların anlaşılması, tedavi süreci açısından önemlidir. Bu nedenle çalışmanın amacı kronik subakromiyal ağrı sendromunda demografik özellikler, ağrı şiddeti, kinezyofobi ve yaşam kalitesi arasındaki ilişkiyi araştırmaktı. Materyal ve Metot: Çalışmaya İzmir Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesine başvuran kronik omuz ağrılı hastalar dâhil edildi. Hastaların demografik bilgileri kaydedildi. Ağrı şiddeti Görsel Analog Skala ile, kinezyofobi Tampa Kinezyofobi anketi (TSK) ile ve yaşam kalitesi SF-36 yaşam kalitesi indeksi ile değerlendirildi. İstatistiksel analizde spearman ve kendal korolesyan analizi kullanıldı. İstatistiksel anlamlılık düzeyi p< 0,05 olarak kabul edildi. Bulgular: Çalışmaya 32’ si erkek, 63’ü kadın olan 95 hasta alındı. Olguların yaş ortancaları 51 (40-61) yıl, TSK skoru 43 (38-47), istirahat ağrısı(3 (0-5), aktivite sırasındaki ağrı 7 (5-8), SF-36 fiziksel bileşen (PC) ve mental bileşen (MC) skorları sırasıyla 36,50 (29,3-42,1) ve 42 (34,9-49,6) du. Cinsiyetler arasında ağrı (istirahat ağrısı kadın/erkek= 3/2, p=0,054; aktivite ağrısı kadın/erkek= 7/6, p= 0,187) ve kinezyofobi skorları (kadın/erkek= 43/41, p= 0,185) arasında fark yokken, yaşam kalitesinin fiziksel (kadın/erkek= 34,40 /41,40, p= 0,001) ve mental komponentlerinin ( kadın/erkek= 37,70/48,45, p= 0,000) kadınlarda daha düşük olduğu bulundu. Kinezyofobi skorunun eğitim düzeyi, yaşam kalitesinin fiziksel ve mental komponenti ile ilişkili olduğu bulundu (r= -0,163, p= 0,039; r= -0,499, p= 0,000; r= -0,279, p= 0,006). Sonuç: Subakromiyal ağrı sendromu olan hastalarda kinezyofobi skorları yüksek bulundu. Ağrı ve kinezyofobi değerleri kadın ve erkeklerde benzer bulunurken, erkek katılımcılarda yaşam kalitesi puanları daha iyi bulunmuştur. Kinezyofobi ile eğitim düzeyi ve yaşam kalitesi arasında negatif ilişki bulunmuştur. Kronik omuz ağrı rehabilitasyonunda kinezyofobi, eğitim düzeyi ve yaşam kalitesi entegrasyonlarının dikkate alınmasının önemli olduğunu düşünmekteyiz.
ISSN:2148-4570