GÜNEY TRAKYA SAHİLLERİNİN DENİZEL PLEYİSTOSEN ÇÖKELLERİ VE PALEOCOĞRAFYASI

Orta-geç Pleyistosen'de güney Trakya sahilleri, bugünkü çizgisinden daha içeride bir çizgiye çekilmesine neden olan bir transgresyonun etkisi altında kalır. Bu dönemde Gelibolu yarımadasını Bolayır ve Eceabat boğazlarından aşarak Eski Marmara denizini bir adalar denizine çeviren bu transgresyon...

Full description

Bibliographic Details
Main Authors: Mehmet SAKINÇ, Cenk YALTIRAK
Format: Article
Language:English
Published: General Directorate of Mineral Research and Exploration 1997-12-01
Series:Bulletin of the Mineral Research and Exploration
Subjects:
-
Online Access:http://dergipark.gov.tr/bulletinofmre/issue/3938/445774?publisher=mta
Description
Summary:Orta-geç Pleyistosen'de güney Trakya sahilleri, bugünkü çizgisinden daha içeride bir çizgiye çekilmesine neden olan bir transgresyonun etkisi altında kalır. Bu dönemde Gelibolu yarımadasını Bolayır ve Eceabat boğazlarından aşarak Eski Marmara denizini bir adalar denizine çeviren bu transgresyon sonucu oluşan sahil çizgisinde, Ostrea edulis, Loripes lacteus bolluk zonu ve yalıtaşı işaretçi seviyelerinin de içinde yer aldığı kırıntılı kıyı çökelleri depolanır. Farklı paleoçökelim alanlarında depolanan birimler; bu dönem ve sonrasında, bir taraftan tektonik olaylarla yükselirken diğer taraftan da regresif karakter kazanarak, tekrar denize taşınmaya başlar. Bu denizel depolardan günümüze kadar korunabilenler, depolanma alanlarının paleocoğrafyası ve tektonik etkilerden kaynaklanan olaylar nedeniyle, farklı yüksekliklere sahiptirler. Bölgesel yükselmenin izlerini taşıyan denizel depolar, Eski Marmara denizinin sahil fasiyesleriyle temsil olan Marmara formasyonunu oluşturur. Bu çökelleri yer yer örten, Cardium sp. ve Murex sp. içeren Holosen yaşlı genç depoların da bugünkü deniz seviyesinden yükselmiş olması, bölgede sıkışma kontrollü tektonik rejimin halen sürdüğünü göstermektedir.
ISSN:0026-4563
2651-3048