Cerh ve Ta’dil Kriteri Olarak Ehl-i Sünnet ve Ehl-i Bidat

İslam'ın ilk dönemlerinden itibaren hadis ravilerinin isnad zincirinin gerekliliğine dair pek çok yorum yapılmıştır. bu tespitlerden biri de Tabiun döneminin önde gelen alimlerinden olan İbn Sirin'e aittir. O, isnadın tarihi ve uygulama alanı ile ilgili de önemli bir  tespitte bulunmuştur....

Full description

Bibliographic Details
Main Author: Arif Ulu
Format: Article
Language:Turkish
Published: Ankara University 2015-11-01
Series:Dini Araştırmalar
Subjects:
Online Access:http://dergipark.gov.tr/da/issue/4461/61519?publisher=motifyayincilik
Description
Summary:İslam'ın ilk dönemlerinden itibaren hadis ravilerinin isnad zincirinin gerekliliğine dair pek çok yorum yapılmıştır. bu tespitlerden biri de Tabiun döneminin önde gelen alimlerinden olan İbn Sirin'e aittir. O, isnadın tarihi ve uygulama alanı ile ilgili de önemli bir  tespitte bulunmuştur. Onun bu tespiti ilk dönemlerden itibaren kaleme alınana bazı eserlerde bazı farklılıklarla yer almaktadır. onun şöyle dediği söylenebilir: "Önceleri isnaddan sormazlardı; ne zaman ki fitne ortaya çıktı, ravilerin kimler olduğu sorulmaya başlandı. Raviler ehl-i sünnet olurlarsa hadisleri alınıyor, ehl-i bidat olursa hadisleri alınmıyordu." İbn Sirin ve çağdaşı alimler, kendi döneminde ağırlıklı olarak fırkaların hadis uydurma faaliyeti içinde olduklarını bildiklerinden önlemlerini de buna göre almışlardır.
ISSN:1301-966X
2602-2435