| Summary: | Çalışma, sekiz bölümden oluşmaktadır. “Sekülerleşme paradigması” bölümüyle başlayan kitap, “Sekülerleşme nedir? Sekülerleşme budur. Kitabın yazarlarından birisi olmak ister misiniz?” sorusu ile başlayan bölümle bitmektedir. Sekülerleşme paradigması başlığı altında, kavramın ortaya çıkış süreçleri tartışılmış ve kavramın sanayi kentine ait bir sonuç olduğuna vurgu yapılmıştır. İkinci bölüm, “Türkiye’nin demografik dönüşümü” başlığı altında nüfusun yapısını eğitim, göç, gelir dağılımı, sağlık, evlilik, nüfustaki dönüşüm gibi alt başlıklarla ele almıştır. Bu bölüm, demografik bilgilerin sunulması şekilde hazırlanmış ve Türkiye’nin geçmişten bugüne demografik değişimi veriler ile sınırlandırılmıştır. “Sekülerleşen Türkiye” başlığıyla üçüncü bölüm, dindarlık kavramı ekseninde eşcinseller, evlilik kavramına bakış, cinsel ilişkilerin algılanma biçimleri, mistik güçlere inançlar, kıyafetler, medya, kutsalın dönüşümü gibi birçok alt başlıkla kurgulanmıştır. Kitabın dördüncü bölümünde Türkiye’deki muhafazakârlaşma algısının nedenleri yer almıştır. Bu bölümde Türkiye’nin şeriatla imtihanı, laikleşme tartışmaları, sayısı arttığı düşünülen başörtülü kadınlar ve azaltılamayan içki tüketimi temel göstergeler olarak karşımıza çıkartılmıştır. Beşinci bölümde “Türkiye’de yeni dini hareketler ve Sekülerleşme” tartışılırken, altıncı bölümde “Sekülerleşme kavramını ilahiyatçılardan kurtarmak” ve yedinci bölüm ise kitabın da başlığını oluşturan “endişeli muhafazakârlar çağı” olarak düzenlenmiştir.
|
|---|